İnsülinin Zararları
İnsülinin Zararları, İnsülin, azlığında veya eksikliğinde şeker hastalığının çeşitli tiplerine neden olan ve vücutta pankreas tarafından salgılanan bir hormondur. 19. Yüzyılın sonlarında bulunmuş olup, ilaç olarak kullanılması 20. Yüzyılın başlarında görülür. İnsülin hormonunun birinci tip yüksek şekere, azlığı veya insülin direnci de ikinci tip düşük şekere yol açmaktadır.
İnsülin, vücutta glukagon ile karbonhidrat düzenlenmesinde görev almaktadır. Kan şekeri değerini düşürür ve düzene sokar. Vücuda alınan karbonhidratlar çeşitli aşamalardan geçtikten sonra glukoza çevrilerek, kullanılmak amacıyla hücrelere gönderilmektedir. Glukozun hücrelere giriş aşamasında görev yapan düzenleyici öge insülindir. Karbonhidratların glukoza çevrilerek hücrelere iletilmesi her insan metabolizmasında farklılık göstermektedir ve bu sebeple insülin salgılanma ve de kullanım miktarı da kişiye göre değişmektedir. İnsan insülinine en yakını domuz insülini olup, arada bir adet aminoasit birimi farkı oluşmaktadır.
Glukoz, hücrelere gereksinimleri olduğu üzere enerji sağlayan bir maddedir. Hücrelere bu gereksinimlerini sağlayacak araç ise insülin hormonudur. Doğal olarak, insülin azlığı veya yokluğu durumunda ortaya çıkan diyabet hastalığının, dışarıdan alınacak yeterli miktar ile sürekli olarak tedavi edilmesi yaşam için gereklidir. İnsülin hormonu azlığı, yokluğu veya direncinde ortaya çıkan şeker hastalığı için vücudun sürekli olarak desteklenmesi çok önemlidir.
Bunun için kullanılan 3 ana yöntem bulunmaktadır. İnsülin enjektörleri, insülin pompaları  ve insülin kalemleri. Bu yöntemlerin hepsi deri altına uygulanmakta olup, uygulama türü hastalık çeşidine ve derecesine bağlı olarak farklılıklar göstermektedir. İnsülin, kalça, karın, kol, bacak bölgelerinden hastanın tercihine bağlı olarak uygulanmaktadır. Fakat, sürekli olarak aynı bölgeye yapılan uygulama şişlik, sertlik ve morarma gibi yan etkilere ve aynı zamanda uygulama bölgesinde gereğinden fazla yapılan insülinin birikmesine neden olur. İnsülin, asla bağımlılık yapmamaktadır ve vücuda enjektesi uygun olduğu sürece diyabet hastaları için en iyi tedavi şeklidir.
İnsülin iğnesinin zararları, kişiden kişiye, kullanım şekline ve kullanım miktarına göre ortaya çıkabilmektedir. İnsülin iğnesi ülkemizde sayıca fazla milyonlarca şeker hastası tarafından kullanılmakta olan ve şeker hastalığına karşı en etkili tedavi yöntemi olarak kullanılan bir iğnedir. Şeker hastaları tarafından kullanılan, vücutta bulunan şeker düzeyini dengelemek amacıyla vücudun çeşitli bölgelerine insülin iğnesi uygulanmaktadır. İnsülin iğnesinden fayda görmek aslında iğnenin vücudun hangi bölümüne yapıldığına bağlıdır. Bilhassa karın ve kol bölgelerine uygulanan insülin iğnesi vücutta bulunan şeker oranını daha kısa bir sürede düzene girmesini sağlamaktadır. İnsülin iğnesi kullanımı sırasında da bazı hassas noktalara dikkat edilmesi gereken iğneler arasında yer alıyor. Özellikle her gün aynı saatte kullanılması gereken insülin iğneleri için düzenli olarak kullanım şarttır.
İnsülin her ne kadar şeker hastalarının vazgeçilmezi olsa da zararları da bulunmaktadır- Bazı kişiler de bacak ve kol eklemlerinde şişmeler görülmesi, bağırsakların iç kısımlarında veya bronşlarda ödem oluşması gibi problemler görülmektedir.
- Insülin iğnesi yapılan bölgelerde iltihaplanma durumu da meydana gelmektedir.
- İnsülin iğnesi bazı şeker hastası olan hastalarda sinirliliğe sebep olabilir, bunun yanı sıra da kişiler de yanma, kaşıntı, şişme, morarma gibi problemlerle karşılaşılır.
- Şeker hastalarının olmazsa olmazları insülin iğnesi bazı durumlarda iç organlarda kanama meydana getirebilir. Bu da kişide kanlı kusma, gözde görülen kanamalar, kan işemesine, beyin kanamaları gibi durumlara da yol açabilir.
- İnsülin iğnesinin kullanımı kişiler de kalp ve yüz bölgesinde ödem oluşumuna sebep olabilir.
- Şeker oranının birden hızlı bir şekilde düşmesi kişinin sara krizi ya da sinir krizi geçirmesine sebep olabilir.
- İnsülin iğnesinin fazla kullanımı kişinin aşırı derecede zayıflamasına ve kaslar da güç kaybına sebep olabilir.
- İnsülin iğnesi kişilerde kalıcı felce dahi neden olabilir.
- İnsülin iğnesinin zararları arasında psikolojik olanlar da bulunmaktadır. Bunlar arasında kişilerin düşüncelerinde karmaşıklıklar oluşması, yemeklere karşı tiksinme hissinin bulunması, unutkanlık ve insanlardan uzaklaşma, ruhsal çöküntü yaşaması, sürekli sıkıntı halinde bulunması insülin iğnesinin zararları arasında yer almaktadır.
Bize Sıkça Sorulan Sorular
İnsülin Fazla Vurulursa Ne Olur?
İnsülin şeker hastalarında kan şekerini düşürmek için kullanılır. Ancak şeker hastalarında en sık rastlanan sorunlardan biri insülin dozunun fazla vurulmasıdır. İnsülin dozu aşılırsa hastalarda soğuk terleme, ellerde titreme, tedirgin olma, kendini iyi hissetmeme gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu belirtiler hastalarda bilinç bulanıklığına, derecesine göre bilinç kaybı ve koma gibi ciddi sonuçlara neden olabilir. Bunlardan korunmak için insülinin öğünden önce vurulması gerekir. Yemekten sonra hastanın kan şekeri yükseleceğinden insülin buna yardımcı olacaktır. İnsülin vurduktan sonra hasta yemek yemezse insülinin dozu doğru ayarlanmamış olacaktır. Dolayısıyla insülin vurduktan sonra hasta fazla doz almış olacak ve riske girecektir.
Bozuk İnsülin Yan Etkileri?
İnsülin tedavisi şeker hastalarına kan şekerini kontrol altında tutmak için uygulanmaktadır. Bunların çoğu kalem şeklinde hazırlanarak ambalajlanır. Bazıları ise ince iğne şeklinde hazırlanabilir. İnsülinin bozulduğunu anlamak çok kolay olmaz. Bu nedenle insülini uygun koşullarda saklamalı ve son kullanma tarihine kadar kullanılabilir halde tutulmalıdır.Kalem şeklinde olan insülin ortalama 22-14 derecede oda sıcaklığında 28 gün etkinliğini korur. Diğerlerini ise buzdolabı kapağında yaklaşık 1-8 derecede muhafaza etmek gerekir. İnsülin kesinlikle derin dondurucuya, buzluğa koyulmamalıdır. İnsülinler kısa süreli, orta ve uzun süreli etkili olarak ya da karışım olarak hazırlanmış olabilir. Bunların bozulduğunu dışarıdan bakarak anlamak zordur. Çünkü görünümü her zamanki gibi berrak olsa da, insülin bozuk olabilir. Bu nedenle insülin iğnesini uyguladıktan sonra şüphelendiğiniz bir durum varsa mutlaka kan şekerinizi ölçmelisiniz. Eğer kan şekeriniz düşmüyor aksine yükseliyorsa insülin bozuk demektir. Elinizdeki insülinleri kullanmamalısınız. Ayıca rengi bulanık insülinde bozulmuş demektir. Bozuk insülinin yan etkisini sadece kan şekerinizi düşürmediği zaman anlayabilirsiniz. Bu insülinleri kullanmamanız gerekir.
İnsülinin Böbreklere Zararı Varmı?
Şeker hastalığının komplikasyonlarından biri diyabetik nefropati denilen şeker hastalığına bağlı oluşan böbrek hastalığıdır. Bu rahatsızlık şeker hastalığının süresiyle ve kan şekerinin kontrolüyle bağlantılıdır. Şekeri yıllarca kontrol altında olan, son 3 aylık şeker göstergesi HbA1c düzeyleri normal olanlarda böbrekler zarar görmez. Kan şekeri kontrolünde tedavide insülin kullanılması gerekir. Hasta insülin tedavisine uymaz, beslenmesine ve egzersizlere dikkat etmezse böbreklerde bozulma riski artar. Bazı hastalar böbrekler bozulmaya başladığında yani hastalık ilerlediğinde insülin tedavisini uygulamaya başlar. Bu aşamada tedavide geç kalınır ve insülün alınmasına rağmen böbrek yetmezliği gelişir. Bu yüzden insülin böbreklere zarar vermez. Sadece kan şekeri kontrolünde geç kalınırsa, böbrekler bundan zarar görebilir.
Şeker Hastası Olmayan Biri İnsülin Alırsa Ne Olur?
Şeker hastasının kan şekeri normalin üzerinde olur. Bu hastaların pankreasında hiç insülin hormonu üretimi yoktur ya da yeterli miktarda insülin üretilmiyor ya da insülin doğru şekilde kullanılmıyordur. Bu nedenle şeker hastalarında ilaç veya insülin tedavisi uygulanır. Bu sayede kan şekeri kontrol altına alınır. Ancak şeker hastası olmayan biri insülin alırsa kan şekeri beklenmedik şekilde düşer. Bu durumda kişilerde aşırı terleme, baş dönmesi, tedirginlik hali, titreme, açlık hali, bilinç bulanıklığı, bilinç kaybı, koma gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu durumda hemen kan şekeri kontrolü yapmakta fayda vardır. Yanında birkaç tane kesme şeker yemek, meyve suyu içmek gerekir. Eğer açlık hali varsa gecikmeden bir şeyler yenmelidir. Bir süre dinlendikten sonra yeniden kan şekeri ölçümü yapılmalıdır. Kan şekeri hala yüksek ise birkaç tane daha kesme şeker yenmesi iyi olur. Buna rağmen 1-2 saat içinde kan şekeri normal seviyesine inmiyorsa, hemen bir hastaneye gidilmelidir.
19.01.2024 16:32:35
İnsülinin Zararları ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz. Sayfayı Düzenle
|